“Sera yapımı için alınan kredi faize yatırılıyor”
Bozyazı ve Anamurlu muz üreticilerinin iki yılda bir araç değiştirdiklerini, iki yılda bir araç değiştirenler ile plakasına isim yazdıran üreticinin devlete ne kadar vergi verdiğini sorgulayan Ballı, “Allah çok versin. Peki o iki yılda bir arabayı değiştiren, plakasına ismini bilmem kaç liraya yazdıran üreticiler, devlete ne kadar vergi veriyorlar. Sera yaptırmak için Ziraat Bankasından süspansiyonlu 200-300 milyar kredi çeken ve %7’sini ödeyen ve o parayı parası olduğu halde gidip başka bir bankaya bilmem yüzde kaç ile faize yatıran o üreticiler vergi dairesi ile Ziraat Bankası arasında bir bağ olmadığı için kimin ne kadar seraya sahip olduğu da bilinmiyor, kimsenin de vergisi bilinmiyor” dedi.
“Beş dönümün üzerinde serası olanların tespiti yapılsın”
Muz üreticisinin devlete vergi vermediği halde, devletin yaptığı asfaltta arabasını kullandığını, devletin hastanesinde para vermeden muayene olduğunu belirten Ballı, “Tüccara muzu veriyor, ‘Benim ismimim yazılı olduğu fiş, fatura istemiyorum. Sen oraya takvime yazıver ben sonra alırım. Hani bir inceleme olur adım çıkar sonra vergi vermek zorunda kalırım’ diyor. Böyle bir şey var mı efendim. Tamam yarım dönüm, bir dönüm serası olan vatandaş var vergi alınmasın. Alınmasın ama en azından bir kıstas konulsun. Beş dönümün üzerinde serası olanların tespiti yapılsın, dönüm başına şu vergi veya on dönümün üzerinde olanlar. Yirmi dönüm, 30 dönüm, 100 dönüm serası olanlar var. Yılda 500,600 milyar 800 milyar lira alan o kadar çok ki Anamur ve Bozyazı’da peki bunlar ne kadar vergi veriyor hiç vermiyor” diye konuştu.
“Allah bunun hesabını sorar öbür tarafta”
Devlete hiç vergi vermeden devletten şunu isteriz, bunu isteriz diyen üreticilerin ilk önce kendilerini sorgulamalarını isteyen Ballı, “Önce üreticiler ne veriyor devlete. Bunun kıymetini bilmemiz lazım, bu topraklarla ödeşmemiz lazım. Fakire fukaraya sahip çıkalım. Bu topraklarla ödeşmemiz lazım. Cenabı Allah bunun hesabını sorar öbür tarafta. Kendi altınızda başka araba eşinizin, kızınızın, oğlunuzun altında başka araba varken ve bunlara da muz sayesinde, bu topraklar sayesinde kavuşmuşsak, ekonomik krizlerde başka bölgeler inim inim inlerken, Allaha çok şükür en ufak bu bölgede bir sıyrık olmamışsa, veyahut en hafif atlatan bölgelerden biri olmuşsak ,o zaman bu toprakların kıymetini bilmeliyiz. Bu havanın, bu güneşin kıymetini bilmeliyiz ve bu topraklarla ödeşmemiz lazım. Bunu da nasıl ödeşeceğiz fakire, fukaraya, ihtiyaçlıya ve de muhtaçlıya yardım etmeliyiz” şeklinde konuştu.
“Sera yapımında çalışanlar sigortalanmalı”
Bozyazı ve Anamur’da sera yapımı ve naylon çekme aşamasında bilinen ama hiç dile getirilmeyen çok önemli problemlerinde var olduğuna vurgu yapan Ballı, “Şu anda Bozyazı’da, Anamur’da 20-30 civarında beli kırık delikanlı genç yatıyor. Bunlar seranın üstünden düşerek beli kırılanlar. Her şeyin bir bedeli var. Her şey güllük gülüstanlık değil tabi ki. En kısa zamanda sera yaptırma, sera naylon çektirme şirketi kurarak bu işler şirketleştirilmeli ve bu gençler sigortalı olmalı. Evde yatan bu gençler sigortalı değil, çoğunun sağlık güvencesi yok, evlerde yatıyorlar. Bozyazı’da, Anamur’da omuriliği parçalanmış vaziyette. Üreticiler beni tefe koyacak. ‘Mehmet Ballı, bundan sonra aday değil, aday olmadığı için üreticilere vurdu oy istemiyor’ diyecekler. Valla hiç umurumda değil. Aksisini iddia eden varsa söylesin. Var mı üreticilerin devlete verdiği para yok. İyi de vermeden almak Allaha mahsus. Herkes üzerine düşeni verecek” ifadelerini kullandı.